” Yaşanabilir bir dünya yaratmada sanatın rolünü yadsıyamayız. ”
1. Sanat anlayışınızdan bahseder misiniz?
Benim anlayışımda sanatın merkezini insan, onun yaşadığı yeryüzü, sosyo-politik ve kültürel koşullar oluşturuyor. Sanayileşme doğayı olabildiğince kötü kullanmış ve onarılması güç tahriplere yol açmıştır. Çevremizdeki betonlaşma sonucu yok oluşuna tanıklık ettiğimiz doğal yaşam kaynakları ve bilinçsiz tüketim sonucu oluşan büyük tahribatlar “Zamandan ayak izleri” dir. Çalışmalarda kullanılan dokular, farklı malzemeler yaşanılanların, doğal dokuların birebir ifadesi olmasa da yüzey üzerinde kurgusal yorumlanmasıdır.

2. Yaratımınızı tetikleyen kaynak nedir?
İnsanlığın doğada oluşturduğu tahribat, deformasyon ve küresel ısınma, doğal kaynaklarımızın yok olması ve bu sorunsalın toplumsal etkileri çalışmaların yaratma sürecinin temel kaynağı olmuştur. Buna insani duyarlılığın sanatçı estetiği ve bilinci ile bir araya gelerek oluşturduğu yaşanılan olaylar konusunda ruhumu etkileyen (üzen, heyecanlandıran, kaygılandıran) farkındalık oluşturabilecek her şey bu sürecin tetikleyicisidir.

3. Kendi açınızdan baktığınızda resim yapmak bir çatışma mı yoksa uyum mudur?
Resim bir yaşam biçimi ve yaşanılan duyguların çatışmaların, bazen de içimizdeki huzurun, uyumun ifade ediliş biçimidir. Yaşanılanlarla ilgili olarak bu durum değişime uğramakta. Resim yeryüzünde olup bitenleri bazen huzur içinde büyük bir coşkuyla betimlerken bazen de tam tersi duyguyla bir savaş aracıdır.

4-Gerçeklik kavramı sanat anlayışınızda ne kadar yer kaplıyor?
Gerçeklik bir fotoğraf gibi birebir yansıtma hiperrealist ya da realist bir anlatım biçimi değildir. Her eser içinde gerçeklik barındırır. Gerçeklik anlatılmak istenenin güçlü ve etkileyici bir şekilde ifade edilmesidir. Bazen kağıttaki bir lekenin de kendi içinde gerçekliği olabilir. O nedenle yapılan eserleri gerçeklik ya da bu anlamda başka bir mecrada değerlendirmeyi doğru bulmuyorum. Eser kimine göre çok gerçekçi, kimine göre çok soyuttur. Bu tamamen izleyici ve eser arasındaki duygu, eseri okuma biçimiyle alakalı diye düşünüyorum.


5. Eserleriniz hayatın bir parçası olsaydı nerede olurdu?
Eserlerim hayatın bir parçası, toplumdan besleniyor ve gerektiği zaman olması gereken yerde oluyor yaşamın içinde yaşıyor ve yaşatıyor. Bence okunabilir eserlerin yerini izleyiciye bırakmalıyız diye düşünüyorum.


6. Sizce yaratıcılık bir başlangıç mı yoksa sonuç mudur, açıklar mısınız?
Sanat, yaşamın yeniden üretimi olduğu kadar, yeniden (farklı dil ve araçlarla) anlatımıdır. İnsan, üretmeye başladığı andan itibaren var olmaya başlar bence. Yaratıcılık, zihinsel bir doğurma eylemidir. Her üretim de bir başlangıçtır.
Yaratıcılık insanın tetikleyicisidir bazen başlangıç olarak ele alabiliriz, fakat sadece yaratıcılık değil çalışmak üretmek ve hissetmek bu serüveni sonuca taşımak da önemlidir. Yetenek tek başına çok şey ifade etmez çalışmak bunun tamamlayıcısıdır.

7. Günümüz dünyasına bakıldığında popüler kültürün etkisini eserlerinizde hissediyor musunuz?
Taklit etmeye, ünlü ikonlara ve ticarileştirmeye dayalı olan popüler kültürün yarattığı bilinç bulanıklığı sanat eserlerinin üretim ve tüketim sürecini olumsuz etkilemekte; ancak sanatın kendine içkin gücü ve sanatçının bilinç düzeyi bu olumsuzlukların her zaman üstesinden gelmiştir.
8. Toplumsal dünyanın sanat anlayışınızda etkisinin olduğunu düşünüyor musunuz?
“Sanatçı kendi çağının tanığıdır.”tespitini çok anlamlı bulurum. Bu tanıklık bana da yaşadığım topluma ve dünyaya karşı aynı zamanda bir insani ve vicdani sorumluluk yüklüyor. Sanatın, yaşamı güzelleştirme, aydınlatma ve değerli kılma işlevinden ötürü sanatçı da bireylere ve topluma bu etkiyi ulaştırmada bir aracıdır. Yaşanabilir bir dünya yaratmada sanatın rolünü yadsıyamayız. Bu bağlamda elbette toplumsal konular her zaman üretimimde olmuştur. Kuruyan nehirler, verimsiz topraklar, tükenen ormanlar, yok olan canlı türleri, kadınlara yönelen şiddet, çocukların sömürülmesi, insanların zorunlu göçleri, mülteciler… daha da sayabiliriz. Yaşanan savaşlar, şu an dünyanın ortak sorunu covid-19 salgını sanatı ve sanatçıyı hem olumlu yönde hem olumsuz yönde etkilemektedir. Yaşanan her olumlu, olumsuz olay ve durum bir şekilde üretime yansımaktadır. Örneğin yaşadığım Avustralya coğrafyası eserlerimi çok etkilemiştir. Havası, ışığı perspektifi ve çok farklı doğasıyla resme dönüştü ve yapıtlarımda yeni bir pencere açtı.


9. Estetiğin güncel söylemi sizce nedir?
Günümüzde estetik yalnızca güzeli değil farklı olanı, popüler olanı ifade ediyor. Bence insana haz veren şey güzeldir. Sanat eserinden haz alma duygusu kişiye göre değişebilir. Örneğin bir kişi manzara resmini güzel olarak tanımlarken, başka bir kişi performans işlerini beğenebilir. Bu beğeni toplumsal, sosyolojik yapıya göre değişebiliyor. Kentlerdeki beton yığınları birçok insan tarafından çirkin olarak değerlendirilirken bazıları tarafından beğeniliyor. Bunda tabii ki rantın payı çok büyük. Estetiğin önüne rant geçiyor. (Yönetimsel politikalar, toplumsal ihtiyaçlar, planlama eksikliği, doğaya ve sanata yaklaşım gibi birçok farklı nedenden kaynaklanmakta)
10. Türkiye’ de kadın sanatçı olmak sizin için ne ifade ediyor?
Burada genelde kadınların ve özelde sanatçı kadınların yaşadığı sorunları, uğradıkları ayrımcılığı hepimiz biliyoruz aslında. Kadının sosyal yaşamda, akademide, siyasette ve tabii ki sanatsal platformlarda ne kadar “kuşatıldığını” belirtmek isterim. Tüm bu olumsuzluklara ve kuşatmaya rağmen sanatıyla, çalışmalarıyla, başarılarıyla hayatı ilmek ilmek dokuyan kadınların varlığı ve direnci beni her zaman umutlandırmıştır. Sanat evrenseldir. Sanatta din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı gibi ayrımlar olmamalıdır. Sanatçının da kadın, erkek gibi ayrıştırılmasını doğru bulmuyorum. Bu nedenle kadın sanatçı olmak değil, sanatçı olmak benim için sanatçının sanatını üretip ortaya koyarken yaşadığı yöresel ve küresel sorunları fark edip sanatın rolünü daha çok ortaya çıkartması, farkındalık yaratmasıdır.
ASİYE SARIOĞLU KİMDİR?
Ankara doğumlu sanatçı, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde Yüksek Lisans yaptı. Ekolojik Sanatın Doğayla ilişkisi konulu tez çalışmasında doğa ve ekolojik sorunları çalıştı. Aynı üniversitede özel öğrenci olarak baskı resmi ve seramik derslerine katıldı. Bir yıl Avustralya- Sydney’de yaşadı, kıtanın büyük bir bölümüne yaptığı seyahatler sonucunda o bölge coğrafyasından etkilendi. Bölgenin farklı coğrafi dokusunu eserlerine yansıttı. Çok sayıda karma sergiye ulusal ve uluslararası etkinliğe katıldı. Yarışmalarda eserleri sergilenen sanatçı, yurt içinde altı kişisel sergi, yurt dışında bir kişisel sergi açtı. Sanat çalışmalarını İzmir’deki stüdyosunda sürdürmektedir.
KİŞİSEL SERGİLER
2019- Dün, Bugün, Yarın ”Gaia’nın Kabuğu” İzmir Devlet Resim Heykel Müzesi, Kültürpark Sergi Salonu, Alsancak-İzmir
2019- Ekolojik Sanatın Doğayla Bütünleşik İlişkisi Proje Sergisi – Hacettepe Üniversitesi Beytepe Sanat Galerisi- Beytepe- Ankara
2018-Foot Print of Time “Zamanın Ayak İzleri “ Tekminimal Art Gallery Avustralya- Sydney
2014-Dokun İçindeki İnsana…“Wine Point” Sanat Galerisi Sergi Salonu Resim Sergisi – Beysukent -Ankara
2012-Dumlupınar Üniversitesi Seramik Bölümü Sergi Salonu Resim Sergisi -Kütahya
2011-Başka Bakışlar ”Güldünya ve Gelinciklere Dair” Ankara Mustafa Ayaz Plastik Sanatlar Vakfı Devlet Güzel Sanatlar Galerisi Resim Sergisi- Ankara
2000-Afyon Kültür Merkezi Sanat Galerisi Resim Sergisi/Afyon
SİTE-SPECİFİC ART-PERFORMANS ÇALIŞMALARI
2016- “Suya Düşen Düşler” Didim Manastır koyu- Aydın
2017- “Evler Dolu Yalnızlık” Hıdırlıktepe-Altındağ- Ankara
2019- “Damla sakız Ağacı Urla” Ekolojik Sanat Projesi- Urla- İzmir
KATILDIĞI SERGİLER VE ETKİNLKLER
2019- “Rastlantısal Beraberlik” Resim Sergisi, Altı+Bir Galeri Sanal- Çankaya- Ankara
2017- Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ”Beden” Özgün Baskı Resim Sergisi, Güzel Sanatlar Galerisi Beytepe-Ankara
2016-“Yeni Aralık” Galeri Soyut Grup Sergisi- Çankaya- Ankara
2016- “Bize Aşk Lazım” Resim Sergisi Galeri Kara-Ankara
2016- “City As Home “ bi’bak Exhibition of the Project -Berlin, Germany
2015-Kırmızı İnsiyatif “Uluslararası Feminizm Kongresi “ODTÜ Kemal Kurdaş Sergi Salonu-Ankara
2015-Hayyam Art Sanat Galerisi Resim Sergisi- Nişantaşı- İstanbul
2015-T.B.M.M Sergi Salonu Karma Resim Sergisi-Ankara
2015-“Kadın ve İktidar” Resim Sergisi Galeri Kara-Ankara
2014-Alman Konsolosluğu Rezidans Salonu Resim Sergisi-Ankara
2013-Kırmızı İnsiyatif “Öyleyse Varım” Resim Sergisi Çağdaş Sanatlar Merkezi- Ankara
2013-50.Ulusal ve Uluslararası Hacı Bektaş Veli-i Anma ve Kültür Sanat Etkinlikleri Resim ve Heykel Sergisi- Nevşehir
2012-Ankara Devlet Resim Heykel Müzesi Sedat Simavi Sergi Salonu Ressam Öğretmenler Sergisi, Ankara
2011-“Çocuk Olmak “Resim Sergisi Ankara Mustafa Ayaz Plastik Sanatlar Vakfı-Sergi Salonu- Ankara
2011- Hacettepe Yüksek Lisans ve Doktora Öğrencileri “Yüz Yüze “Resim sergisi Ankara Mustafa Ayaz Plastik Sanatlar Vakfı-Sergi Salonu- Ankara
2011-Ressam Öğretmenler Sergisi Ankara Resim Heykel Müzesi-Ankara
2011-8 Mart Dünya Kadınlar Günü Resim Sergisi- Av. Atilla Sav Sanat Galerisi-Ankara
2010- Fabrikart Grup Uluslararası Çağdaş Sanatlar Festivali – Kapadokya
2010-21.Uluslararası Hacı Bektaş Veli Resim Heykel Sergisi – Nevşehir
2010-Turgut Pura Vakfı 29.Resim ve Heykel Yarışması Sergileme- İzmir
2009-Kızılcahamam 1.Sanat Festivali” Ankara
2009-Harf Devrimi Konulu Resim Yarışması Sergileme” Ankara
2008-69.Devlet Resim Heykel Yarışması Sergileme” Ankara
2007-Şefik Bursalı Resim Yarışması Sergileme” Ankara
2007- 24 Kasım Öğretmenler Günü Resim Öğretmenleri Resim Sergisi” Ankara
2006-Kültür Bakanlığı Türkiye Resimleniyor “81 İl 81 Sanatçı Proje Sergisi- Uşak ili Resimleri- Ankara
2005- Şefik Bursalı Resim Yarışması Sergileme” Ankara
2004- İsraf Vakfı Resim Yarışması Sergileme “Ankara
2002- Umut Vakfı’ Bireysel Barış Ve Silahsızlanma Resim Heykel Yarışması Sergileme -İstanbul
2001-Afyon Kültür Merkezi Sanat Galerisi Karma Resim Sergisi-Afyon



