”Sanat bir yaratımdır, soyut ya da somut olan yansımaları barındıran kareler ya da maddesel objeler  olarak tezahür eder.”

1. Sanat anlayışınızdan bahseder misiniz?

Sanat,  benim bilincimden yansıyan kısmıyla; içinde sonsuz varyasyonu barındıran estetik kaygısı güdülmeksizin, o anda oluşan  duygusal bilincimizin, ruhumuzun ya da  özümüzün getirdiği bir yaratma özelliği ile birlikte, sevgi enerjisinin bir dışavurumudur. Çünkü, sanat bir yaratımdır, soyut ya da somut olan yansımaları barındıran kareler ya da maddesel objeler  olarak tezahür eder.

2. Yaratımınızı tetikleyen kaynak nedir?

Tanrı sonsuz sevgi ile bizi yaratmıştır, ondan aldığım sevgi enerjisi ile bende bu dünyada onun bir parçası olarak, onun yarattıklarından ilham alarak ve özümde barındırdığım, yaratım enerjim  ile üretiyorum diye düşünüyorum.

3. Kendi açınızdan baktığınızda resim yapmak bir çatışma mı yoksa uyum mudur?

Resim yapmak çatışma değildir tabi ki benim için, ruhun ile uyum içinde olmazsan zaten resimde yapmazsın, hiç bir şey yapmazsın, o yüzden resim uyumdur diyebilirim.

4. Gerçeklik kavramı sanat anlayışınızda ne kadar yer kaplıyor?

Gerçeklik kavramı da göreceli olduğundan bu konu çok tartışmaya da açık bir kavram aslında, kimine göre etrafında gözüyle gördükleri gerçektir, kimine göre duygusal hisleri gerçektir, kimilerine göre ise gördüğün ya da yaşadığın anıların hiç biri gerçek değil , hepsinin bir hayal olduğu gerçeğidir. Herkes kendince haklıdır. Zamanın sonu yoktur,  yaşadığımız gerçek diye nitelendirdiğimiz her şeyde bununla birlikte hareket eder. Şimdi var ama sonra yok, çünkü zamanda hep bir geçmişe biriktirme vardır. Hayal anılar olarak biriken bir gerçeklikler yığını diye betimleyebiliriz. Bunlar içinde bilincim açık olduğu müddetçe üretim yaptığım her anımda etkilidir  diye düşünüyorum. Tabi ki eserinize ne şekilde tezahür ettiğini siz belirliyorsunuz somut veya soyut olarak bir heykel veya bir resim yaptığınızda seçtiğiniz bir kavram ile içine koyuyorsunuz .

5. Eserleriniz hayatın bir parçası olsaydı nerede olurdu?

Eserlerimde insanların bilinçlerinde bir ışık yakabilmek için bilimsel konular tercih ediyorum, zaten bu evrende bir yere sahip olan, var olan şeyler bunlar .

6. Sizce yaratıcılık bir başlangıç mı yoksa sonuç mudur, açıklar mısınız?

Başlangıç ya da sonuç değildir; yaratıcılık bir süreçtir, hep devam eder. Bitmeyen bir öykü gibi her eserinizi yaratırken zamanın farklılığı ile birlikte sizde farklı olursunuz her eseriniz bir döngünüzü yansıtır, yaşınızda ya da hayatınızda ki bir dönem bu sizinle birlikte devam eder siz ölürsünüz fakat yaratım ölmez başka sanatçılar yaratıcılıklarının getirdiği ilhamla üretmeye devam eder, bazen sizin eserlerinizden ilham alan başka sanatçılar sizin başlattığınızı kendi süzgecinden geçirerek ortaya koyar,  bu sonsuza kadar sürecek olan bir metafor olarak devam edebilir.

7. Günümüz dünyasına bakıldığında popüler kültürün etkisini eserlerinizde hissediyor musunuz?

Popüler kültürle olan etkileşimim de tabi ki kendi ruhsal süzgecimden geçirip kendimce bir yansımanın getirdiği yorum ile eserlerime işliyordur, bazen farkında olarak, bazende farkında bile olmadan bu olur mutlaka.

8. Toplumsal dünyanın sanat anlayışınızda etkisini olduğunu düşünüyor musunuz?

Yani her sanatçı yaşadığı toplumdan her zaman etkilenmiştir. İçinde olup etkilenmiyorum demek saçma olurdu, herkes kadar bir etkileşimde olduğum bir gerçek tabi ki.

9. Estetiğin güncel söylemi sizce nedir?

Estetik algısının da artık günümüzde iyice göreceli hale gelmiş olduğudur.

10. Türkiye’ de kadın sanatçı olmak sizin için ne ifade ediyor?

Türkiye de sanatçı olmak, cinsiyetimizin ötesinde bence mükemmel bir ayrıntı, konumu bakımından çok fazla kültürün birbiri ile etkileşim halinde olduğu, doğudan batıya, güneyden kuzeye çok milletli bir yapıya sahip oluşumuzda aslında bizim için ayrı bir güzellik, coğrafyamızın barındırdığı doğa güzelliklerinin içimi doldurduğu ilhamlar ayrı bir konu tabi… Nereye bakarsanız onu görürsünüz, güzelliklere bakarsanız güzeli görürsünüz, olumsuza odaklanırsanız pek tabi ki negatifliklerle dolu bir Türkiye görürsünüz, bunu hayatımızın her anında hissediyoruz ve tabi ki eserlerimize de yansıyor. Bakış açımız, yeteneklerimiz ile birleşerek, varlığımızı ortaya koyabildiğimiz  bu dünyada ki görevimizin toplumsal normların dışında ruhsal bilincimizin, özümüzün getirdiği ürünleri, bugünleri anlatabilsin diye geleceğimize bir mesaj niteliğinde tarihe bırakmak, arkamızdan gelen diğer ruhlar için bugünleri sanatsal belgeler ile burada Türkiye’ de yaratmak tam dünyanın ortasında bence ince bir ayrıntı, şanslıyız. Kadın olduğumuz için daha da şanslıyız.

 

SULTAN GÜNER KİMDİR?

2019 yılında Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik bölümünde

lisans eğitimini tamamladı. Eğitim hayatının ilk yıllarında Füsun

Kavalcı’nın kuratörlüğünü yaptığı ”Kısmet” isimli sergide ”Kısmetinde ne varsa, kaşığında o çıkar.” isimli çalışması ile katıldı.

Akademiden bağımsız olarak , Türkiye genelinde çeşitli sanat etkinliklerinde sanat grupları ile de çalışmalar yaptı.The Dark Code ekibi ile birlikte 2017 yılında İzmir’de düzenlenen ”Kabus” sergisinde ‘’Takyonlardan ‘’ ilhamını aldığı seri çalışmalarının ilkini sergiledi. The Dark Code ile birlikte, İzmir’de  2018’de ”Mutasyon”, ”Dualite” temalı sergilerde katılım gerçekleştirmiş olup, yine bu ekibin çalışmalarından oluşan sanat fanzinlerine; ”Uzay, Zaman, Madde” temalı resim çalışmaları yaptı. Türkiye’de underground sanat etkinlikleri düzenleyen bir diğer ekip olan Magic of the Chaos ‘un 2018 yılında Ankara’da düzenlemiş olduğu ”Leş bir Uzay

Şehri” temalı etkinlikte de,  çılgın çalışmaları ile yer almıştır. 15 Aralık 2018 yılında Magic Of the Chaos’un Ankara’da düzenlemiş olduğu ”Cosmic Jungle”da Takyonlar serisinin devamı olan‘’ Crazy Plants’’ isimli çalışması ile katıldı. Magic of the Chaos ekibi ile 2019 yılında da çalışmalara devam etti. Ankara ‘da ‘’Cosmic Fusion Feral Serenıty Art Exibition ‘’ da tuval üzerine karışık teknik ile seramik takyonları betimlediği formlardan  oluşan bir kompozisyon ile katıldı. The Dark Code ekibi ile de aynı sene Haziran 2019 da Antalya-Manavgat ,Oymapınar’da ‘’ Metacore’’ isimli müzik ve sanat festivalinde düzenlenen sergide ‘’Core ‘’ isimli çalışması ile katıldı. 2019 yılında ki çalışmalarına Temmuz

ayında, Fethiye’de gerçekleştirilen müzik ve sanat festivali olan ‘’Sacred

Aeon’’ isimli etkinlikte düzenlenen sergide de ‘’ Takyonlar ‘’ serisinin devamı olan başka bir çalışmasını sundu ve yine  2019 yılı içerisinde Ankara’da Boho Art Gallery ‘de ”Sanat ile Buluşma” isimli karma sergide ”Takyonlar” serisinden bir çalışmasını sundu.Ankara ‘da kendi evinde çalışmalarına devam ediyor.