Hamidenur Menteş

”Sistemin ve popüler kültürün dayattığı estetik anlayışının dışında, özde olana ulaşma ve ruha inmeye, sanatın amacının salt güzellik yaratmak mı yoksa ayna tutmak mı olduğunu bir forma dönüştürmeye gayret ediyorum.”

1. Sanat anlayışınızdan bahseder misiniz?

Sanat anlayışım, sistemin dayattığı idealizm ve güzellik anlayışının dışında olanları görmek/gösterebilmek, aynı zamanda sanatın amacının salt güzellik yaratmak mı yoksa ayna tutmak mı olduğunu, görüngü ile tekniği aynı potada eriterek yapısal bütünlüğe ulaşma arzusu içindeyim.

2. Yaratımınızı tetikleyen kaynak nedir?

İnsanın ruh halleri, duygu durumları ve bunların insan suretlerine yansıyan özellikler diye özetleyebilirim. “Karda izler bırakıyorum/ avcılar peşime düşsün” diyen şairin sözcüklerle yarattığı imge dünyası benim portreler çalışarak var olanın ötesine geçme isteğimi perçinlemektedir. Bir bakışın, bir duruşun arkasına gizlenen duygu selinin ifadesini gözler önüne serebilmeyi, görünenin ötesine ulaşma isteği, görülmeyeni açığa çıkarma olarak da ifade edilebilirim.

Hamidenur Menteş

3. Kendi açınızdan baktığınızda resim yapmak bir çatışma mı yoksa uyum mudur?

Aslına bakarsanız her ikisi de. İlk önce bir çatışma ile başlıyorsunuz. Tabiri caizse uyumu yakalamak için savaş veriyorsunuz yaratım sürecinde. Bazen planlarınız tutmuyor, bazen de o planlar yola çıktığınızda değişime uğruyor. Çatışma ile başladığınız yolculuğunuz, ahenk ile son buluyor. En azından bir çoğu için 🙂

4. Gerçeklik kavramı sanat anlayışınızda ne kadar yer kaplıyor?

Benim çalışmalarımda gerçeklik biçimsel anlamda salt imgeyi değil de, görünenin altında yatan gerçekliği vurgalamakta. Yani portreleri romantize etmemem, nesnel bir bakış açısı ile oluşturmam bakımından realist olduğum söylenebilir ama doğrudan doğanın bir yansıması olarak da kabul etmek pek mümkün değil. Çünkü mekânsal olarak ve zaman zaman mitolojiye  öykünmem gerçeklikten uzak düşüyor. Nesneleri yada figürleri yüzeysel olarak değil de, onların altında yatan özü yansıtmak bakımından gerçeklik kavramıyla yakından ilgiliyim.

Hamidenur Menteş

5. Eserleriniz hayatın bir parçası olsaydı nerede olurdu?

Tam olarak hayatımın kendisi olmuş durumda aslında. Her yeni güne onlarla başlıyorum ve her günü en son onları görerek bitiriyorum.

6. Sizce yaratıcılık bir başlangıç mı yoksa sonuç mudur, açıklar mısınız?

Kesinlikle başlangıç olduğunu düşünüyorum. Çünkü yaratıcılık itici bir güç olarak içimizde başlar ve oluşumu tetikler. Önce hayal ederek başlarız sürece, sonra da her hareketimizden yeni ve bambaşka bir hareketi kucaklarız. Sonucunda ise yaratıcı gücümüzün, ete kemiğe bürünmüş hâlini seyre dalarız.

Hamidenur Menteş

7. Günümüz dünyasına bakıldığında popüler kültürün etkisini eserlerinizde hissediyor musunuz?

Elbette. Popüler kültür pek çok konuda olduğu gibi sanatı da etkileyip, şekillendirmekte ve benim çalışmalarım da bundan nasiplenmekte ama biraz farklı yönde. Sistemin ve popüler kültürün dayattığı estetik anlayışının dışında, özde olana ulaşma ve ruha inmeye, sanatın amacının salt güzellik yaratmak mı yoksa ayna tutmak mı olduğunu bir forma dönüştürmeye gayret ediyorum. Bu yüzden de daha didaktik tipler oluyor çizdiklerim.

8. Toplumsal dünyanın sanat anlayışınızda etkisini olduğunu düşünüyor musunuz?

Evet. Hatta son dönem çalışmalarım daha çok kadın portreleri üzerine. Bunun temelinde yatan da, kadına şiddet ve fabrikasyon bir görüntüye sebep olan dayatma güzellik algıları. Bunlar bakış açımı daha çok o yöne topladı diyebilirim. Bu anlamda işlerim ile toplumsal zemin arasında bir ilişki gözlemlenebilir.

Hamidenur Menteş

9. Estetiğin güncel söylemi sizce nedir?

Artık belli bir sınırın olmadığı, farklı biçimlerin birbiriyle kaynaştığı ve birbirinden ayırmanın zor olduğu bir düzenlem hâlini aldı sanat. Güncel sanatta estetik tutarlılık aramak yersiz olmakla birlikte, mutlak bir estetik değerlendirme yapılamamaktadır. Her sanat eseri kendi içinde yorumlanmayı gerektiriyor ve kendi değer yargısını belirliyor.

10. Türkiye’ de kadın sanatçı olmak sizin için ne ifade ediyor?

Türkiye’ de kadın olmak başlı başına zor iken, bir de üstüne sanatçı olarak var olma çabası… Toplumun önemli bir kesiminde cinsiyetçi tavırlar kol gezerken, sanat sadece hobi olarak değerlendirilir ve meslek kategorisine sokulmaz iken, siz hem kimliğinizle hem de işinizle başınızı dik tutma savaşı veriyorsunuz. Zaman zaman insanlar sizin kadın olmanızla mı, yoksa sanatınızla mı ilgili ayırt edemiyorsunuz. Neresinden baksanız elinizde kalan bir yönü mutlaka görülüyor. Ama bu aynı zamanda içinizdeki fitili ateşleyen, bir kadın, bir sanatçı olarak var olma, ayakta kalma güdüsünü sürekli kulağınıza fısıldayan, sizin pes etme lüksünüzün de olmadığını hatırlatan bir durum. Cinsiyetçi söylemler ve davranışlarla ayrılmayacağız, hiç bir canlının ezilmeyeceği günlere…

Hamidenur Menteş

HAMİDENUR MENTEŞ KİMDİR?

1988 yılı, Balıkesir doğumlu sanatçı, Lisans eğitimimini, 2009 yılında, Muğla Üniversitesi Resim-İş Öğretmenliği bölümünde tamamladı. 2014′ te atandığı Zonguldak ilinde görevine hâlâ devam etmekte, çalışmalarını kişisel atölyesinde sürdürmektedir.

Similar Posts

yorum yap

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: